Kitap Yorumu - Pembe ve Yusuf, Canan Tan

Herkese Merhaba,

Öncelikle Tüm öğretmenlerimizin öğretmenler günü kutlu olsun. Işıkları ile gelecek nesillerimizi aydınlatmaya, Cumhuriyetimize yakışan, ilkeli, dürüst ve mutlu çocuklar yetiştirmeye sonsuza kadar devam etmeleri temennisi ve inancı içerisindeyim..


canan tan




Gelelim Canan Tan'ın yazmış olduğu 'Pembe ve Yusuf ' kitabına.

İlk kez bir Canan Tan kitabı okudum. Daha önce yazarın diğer kitaplarını okumak istesem de bir türlü fırsatım olmamıştı. Kısmet bu kitabaymış. Öncelikle yazarın dili çok akıcı, 300 sayfalık kitabı yaklaşık 10 saat gibi bir süre de bitirdim. Kitabın konusu çok tanıdık. Doğulu bir ailenin töreye kurban giden güzeller güzeli kızı Pembe ve ona delicesine bağlı olan kardeşi Yusuf'un hikayesi anlatılıyor. Hikaye önce Pembe ve Yusuf'un anneleri Keder'in yaşantısı ile başlıyor. Sonra Pembe ve Yusuf'un hayatlarına sıra geliyor.

Yalnız kitabı illa eleştirmek için yazmıyorum ama kitabın adı Pembe ve Yusuf olmasına rağmen hikayenin 3/4'lük kısmında anne Keder Hanım'ın hikayesine yer verilip kalan 1/4'lük kısımda yani kitabın sonlarına doğru Pembe ve Yusuf'un hikayesine gelinmesini biraz yadırgadım. Kitap bu haliyle 'Keder mi, Kader mi' gibi bir isme sahip olsaymış bence çok daha doğru olurmuş gibi geldi.

Ama hikayenin özellikle Türkiye'de töre olaylarını çok duymamıza, bunun üzerine sayısız filmler, diziler yapılmasına ve bunun sonucunda da çok alışık bir hikaye olmasına rağmen bu kadar güzel anlatılması ve akıcı olması da kitabı okunur yapan etmenlerden.

Bugün başlamayı planladığım kitap ise Haruki Murakami'nin 'Sınırın Güneyinde Güneşin Batısında' kitabı.
sınırın güneyinde güneşin batısında

En kısa zamanda bitirip kitap hakkındaki yorumlarımı burada paylaşacağım.

Şimdilik sevgi ve sağlık ile kalın..

Taze Taze Biten Kitaplarım:)

Evet Artık Daha Çok Okuyorum...

Uzun süredir kitap okuma hızım düşmüştü. Eskiden haftada 2-3 kitap bitiren ben nedense son 6 aydır daha çok dizi ve filmlerle görsel açığımı kapatıyordum sanırım. Ya da ben bu şekilde bahanelere sığınıyordum, bilmiyorum...

Son 10 günde harika 3 kitap bitirdim ve hemen sizlerle de paylaşmak istedim.

                                       İlk kitap; Doğan Cüceloğlu - Bir Kadın Bir Ses

Bir Kadın Bir Ses

Bir Kadın Bir Ses kitabını okurken çok üzüldüm. Zaman zaman ağladım. Zaman zaman durdum, düşündüm. Bir kadın olarak kendimden bir çok şey buldum bu kitapta. 190 sayfalık kitaba bir ömrü sığdıran Doğan Cüceloğlu, bu kitabında Adana'da yaşayan bir kadın olan Saniye Çelik'in hayatını soru cevap şeklinde karşılıklı sohbet ile işlemiş. Onun bir kadın, bir birey olarak varolma savaşını dinlemiş, bunu da çarpıcı bir şekilde kitaba yansıtmış. 
Saniye Çelik çocukluğundan beri hayatı ve yaşadıkları ile ilgili şiirler yazıyormuş. Beni bu şiirlerinden en çok etkileyen Türkiyeli Kadın oldu. Kitaptan Türkiyeli Kadın şiirinin fotoğrafını sizlerinde okuması için çektim. Bu şiir ayrıca Doğan Cüceloğlu'nun bu kitabı yazması için vesile olan şiirdir. Hikayesi ise kitapta anlatılmaktadır. Bu güzel kitabı okumadıysanız mutlaka okumanızı tavsiye ediyorum. Sevgili Doğan Cüceloğlu'na bu güzel kitabı için çooook teşekkürler. 

Bir Kadın Bir Ses
Resim yazısı ekle

İkinci Kitap; Paulo Coelho - Aldatmak

Paulo Coelho Aldatmak

Paulo Coelho'nun Aldatmak kitabını Bir Kadın Bir Ses kitabını bitirir bitirmez okumaya başladım. Üst üste kadın yaşamı ve duyguları ile ilgili iki kitap okumam tamamen tesadüf oldu ama güzel oldu. Paulo Coelho'nun Simyacı gibi kitaplarına istinaden bu kitap biraz daha
farklı bir tarzda yazılmış. Kitabın arkasında da şöyle yazmışlar; " Paulo Coelho Aldatmak'ta diğer kitaplarından farklı olarak kışkırtıcı, tene dokunan ve tutku dolu bir hikayeyle çıkıyor okurun karşısına..." Bu kitabı okurken bir kadın olarak hem kitabın baş kahramanı Linda'nın yaşamını irdeliyor, bir taraftan da kendi yaşamanıza göz gezdiriyorsunuz. Gerçekten kitaba bayıldım. Bu kitabı okurken acaba Paulo Coelho'da Gri'nin Elli Tonu serisi ile başlayan cinsellik ağırlıklı kitap furyasından mı etkilendi diye düşünmedim desem yalan olur. Ancak Aldatmak  hem iç dünyamıza iniyor hemde gerçekten tam anlamıyla tene dokunuyor. Yani kitapta felsefe anlamında Linda'nın kendini, duygularını, yaşamını, geleceğini, evliliğini ve bugününü irdelemesi harika bir dille aktarılmış. Bu yüzden haksızlık yapmamak en doğrusu. Mutlaka okuma listenize alın derim..

Üçüncü Kitap; Zülfü Livaneli - Bir Kedi, Bir Adam, Bir Ölüm

Zülfü Livaneli Kitap

Bir Kedi, Bir Adam, Bir Ölüm Kitabı Zülfü Livaneli'nin şimdiye kadar okuduğum (3 kitabını okumuştum) kitaplarından çok farklı yazılmış bir kitap. Aslında daha önce hiç böyle tarzda bir kitap okumamıştım. 
Kitabın kahramanı Sami 12 Mart Darbesi dönemi Türkiye'sinden kaçarak Stockholm'e gelen bir mülteci. Önce yazar Sami'nin anlattığı hali ile hikaye başlıyor. Daha Sonra Sami dayanamıyor ve yazarın yazdıklarına müdahale edip, yazara anlatmadığı kısımları,olayları da ekleyerek hikayeyi daha doğru şekilde aktarıyor. Bunu yaparken de arada sırada Sami'nin anlattığı ve yazarın hikayeleştirdiği yaşam öyküsünü yazma biçimini,kurgusunu eleştiriyor. Hikayenin konusunun başlangıç noktasını anlattım ama asıl olay döngüsüne değinmek istemiyorum ki kitabın sihri kaçmasın. Ve kitap Zülfü Livaneli'nin diğer kitaplarında da olduğu gibi beklenmedik bir sonla bitiyor. Bu kitabı da iyi ki okumuşum ve buradan da büyük usta Zülfü Livaneli'ne bu kadar güzel yazdığı, insanın yüreğine dokunduğu ve her seferinde iyi ki alıp okudum dedirten romanlar yazdığı için sonsuz teşekkürlerimi iletiyorum. İyi ki Türk edebiyatı onun gibi bir yazara, onun gibi bir sanatçıya ve onun gibi bir adam gibi adama sahip.. 
Son söz olarak bu kitapta kesinlikle kitaplığınızda bulunmalı ve okumalısınız diyorum. Ayrıca Zülfü Livaneli bu harika kitapla 2001 Yunus Nadi Roman Ödülünü almış bulunmaktadır. Belki bu da kitabın ne kadar harika olduğu ile ilgili size bir ipucu daha verebilir.

Okuduğum kitaplarımın toplu haldeki görüntüsü;


öneri roman


Evet en üstte gördüğünüz sıradaki kitabım; Haruki Murakami'nin Renksiz Tsukuru Tasaki'nin Hac Yılları. Büyük bir merakla kitabıma başlamayı bekliyorum. Yarın cumartesi ve oğlumla geçireceğim yoğun bir tempo ve güzel bir gün beni bekliyor. Dolayısıyla yarın başlayabilirmiyim emin değilim. Ama bittiğinde mutlaka kitapla ilgili düşüncelerimi paylaşacağım sizlerle.

Şimdilik hoşça ve sevgi ile kalın.


33. İstanbul Tüyap Kitap Fuarı Ziyaretim


Herkese Merhaba,

33. İstanbul Kitap Fuarı geçtiğimiz cumartesi kapılarını ziyaretçilerine açtı biliyorsunuz. Sabırsızlıkla fuarı bekliyordum. Gitme planları, eksik kitap listemi de yapıp hazırlıklara başladım çok önceden.
Hafta sonu kalabalık olur fikri ile çok gitmek istemesem de pazar günü evde eşimle oğlum eğlenirken bende bir gidip geleyim bari dedim:)) Herkes halinden memnun olunca hemen çıktım evden.

Gittim gitmesine ama biraz hayal kırıklığı oldu benim için.

İlki tahmin ettiğim gibi inanılmaz kalabalıktı. Yayın evlerinin stantlarının önünde bile  kitaplara bakmak için kuyruk vardı. Hadi baktınız ve aldınız diyelim. Ödeme için ayrı kuyruk. Kitap aşığı insan kitap için her şeye katlanır mantığı ile sessiz sakin her yerde sıramın gelmesini sabırla bekledim.

Ama benim için ikinci ve asıl olan hayal kırıklığı ise kitaplarda yapılan indirim oranlarının komik olmasıydı. %10 bilemediniz 3-5 kitapçı %20 yapmış. Bir yayın evinde de %30 gördüm. Ama oradan da alacağım kitap olmadığından işime yaramadı.

Gitmeden önce almak istediğim kitapların listesini yapıp yanlarına da Kitap Yurdu, D&R , Hepsiburada ve İdefix gibi kitap aldığım internet sitelerinden de ortalama fiyatlarını yazmıştım. Baktım ki kitap fiyatları yazdığım fiyatlardan çok yukarıda, bu benim için çok büyük hayal kırıklığı oldu gerçekten.

Bence kitap fuarına özel en azından fuar süresince en dip fiyatları vermeleri gerekirdi. Ben bu kadar fark olunca( 20 tl'lik bir kitapta ortalama 3-4 lira daha pahalıydı fuardaki kitaplar) kendime sadece Doğan Kitab'ın 5tl ve 10 tl'lik  kampanyalı kitaplarından 3-4 kitap alabildim.

Ama çocuk kitapları ilginç şekilde daha uygundu. Bu sebeple bende oğlum için 10' a yakın kitap aldım. Eve geldiğimde kitapları gördüğünde o kadar mutlu oldu ki anlatamam.

Her sene olduğu gibi eğer ömrüm yeterse diğer senelerde de kitap fuarına gideceğim. Orada binlerce kitabın arasında olmak, çeşitli yazarlarla ve güzel insanlarla tanışıp sohbet etmek çok güzel. Kitap alamasam da o atmosferde bulunmak harika gerçekten. Seneye oğlum 5 yaşında olacağından onu da götürmek istiyorum. Ama hafta sonu götürüpde o kalabalığa sokmam büyük ihtimalle. Hafta içi daha sakin olur tahminimce ve 1 gün okulundan izin alıp gidebiliriz birlikte.

Benim bu seneki kitap fuarı ile ilgili izlenimlerim bunlar. Kitap alamayıp gelmemin acısı hala yüreğimde:(  Umarım yayıncılar yazımı okurlar ve seneye fiyatları daha aşağı çekerler. Listelerimin hepsi kitapyurdu.com'a aktarılmış durumda. Önce aldığım ve henüz okumadığım kitapları okuyup, tabi yeni çıkanları sürekli takip edip ve listeme ekleyip, yavaş yavaş diğer kitapları almak istiyorum.

Eğer hala gitmediyseniz Fuar 16 Kasım pazara kadar açık. İstanbul'da oturuyor ve gitmek istiyorsanız mutlaka bir uğrayın derim. Kim bilir belki yayın evleri fuarın bitmesine yakın indirim oranlarını arttırabilir ya da promosyonlar yapabilirler.

Sevgi ve sağlık ile kalın...

3-6 Yaş Çocuklar İçin Kitap Önerileri - 3





Herkese Merhaba
 
Bu sabah biraz erkenci olduğumdan sabah evden çıkmadan hazırlamış olduğum postu yayınlamak istedim.

Mandolin Yayınlarında basılmış Pedagog Ayşen Oy tarafından kaleme alınmış Pedagojik öyküler dizisini size tanıtmak istiyorum.

Eğer yanlış bilmiyorsam seri 24 adet kitaptan oluşuyor. Kitapçılardan tek tek alabiliyorsunuz. Bazı kitapçılar seri haline getirmiş hepsini tek seferde daha uyguna da alabilirsiniz.

Kitaplar 3-6 yaş arası çocuklarımızda görülebilecek bazı davranış bozukluklarını ya da zor durumları aşmamız için hem çocuğa farkındalık yaratıyor hem de anneye babaya yol gösterici bir kaç ipucu da içinde barındırıyor.

Mesela oğlum Demir çizgi film seyretmeyi çok seviyor. Bıraksanız saatlerce seyreder. Ancak ben bu durumdan çok rahatsız olduğum bir dönemde neler yapabilirim şeklindeki araştırmalarımın sonuçlarından biri de bu serinin 'Ekrana Yapışan Çocuk' kitabını almaya karar vermemdir. 

İlk olarak bu kitabı alarak Demir bu tür kitaplar hakkında ne tür bir tepki verecek merak ettim. Gerçekten kitaba bayıldı. Bende çok sevdim. Çocukların anlayabilecekleri şekilde bir öykü oluşturulup tv nin zararları, radyasyonun vücudumuza kötü etkileri gibi konularda çocuklara ders veriyor. Sonunda da televizyon, bilgisayar, cep telefonu oyunları haricinde de çok güzel şeyler yapabileceğimizi ve çok eğlenebileceğimizi anlatıyor. Bizim televizyona bağımlılığımızın azalmasındaki etkenlerden biri de bu kitap diyebilirim.

Sonrasında serinin diğer kitaplarından da aldım. Hepsi birbirinden güzel ve faydalı kitaplar. Eğer çocuğunuzda bir davranış bozukluğu ya da yanlış giden bir şeyler (tv yi çok seyretmek, sürekli abur cubur yemek, hırçın olmak, gece uyumak istememek, okula gitmek istememek, yalan söylemek vb.) olduğunu düşünüyorsanız bu tür kitapları ona okuyup sonrasında kitap üstünde sohbet edip kendi davranışının farkındalığına varmasını onu yermeden ya da ona kızmadan anlatabilirsiniz.


Serinin elimizdeki kitaplarından da bir kaç resim derledim;









Yayın Evi: Mandolin Yayınları
Sayfa Sayısı: 32
Yazar: Ayşen Oy
Fiyat: 8-11 tl (1 adet kitap fiyatı)


Sevgi ve sağlık ile kalın :))



3-6 yaş Çocuklar İçin Kitap Önerileri - 2

Elmer ve Super Fil

Elmer Ve Süper Fil

Merhaba Sevgili Kitap Sever Dostlar,

Bir süre daha çocuk kitaplarından tavsiyeler vermeye devam etmek istiyorum. Çünkü bizim okuduğumuz kitapların içeriğinden çok daha fazla önemli olan konu çocuklara okuduğumuz kitapların içeriğidir diye düşünüyorum. Onların gelişimlerini destekleyen, hayal güçlerini geliştiren bunun yanında da hayatı öğrenmeleri açısından doğru noktalara değinip önemli dersler veren kitaplar çok önemli.

Bugünkü kitabımız yine Oğlumun kitaplığından çok severek okuduğumuz ve defalarca iyi ki almışım dediğim bir kitap.

Elmer ve Süper Fil ...
Elmer kitapları 20 yıldır tüm dünyada çocukların çok severek okudukları bir seriymiş. Bu 20 yıl süreci her ne kadar benim çocukluğuma da denk gelse de maalesef ben bu serinin hiç bir kitabını okumadım. 
Ama Oğlum için kitap araştırırken ona kesinlikle almalıyım dedim. Bu kitabı alma sebeplerimden ilki tabiki 20 yıldır tüm dünyada çocukların çok severek okuyor olması oldu. Ama diğer sebeplere de gelince kitabın konusunu okuyunca bayılmam. Buyurun kitabımızın konusu;

"Rengarenk fil Elmer, ormanda yürürken Süperfil'e rastlıyor. Ama o da ne? Bu küçük fil, giysileri yırtılınca, süper kahramanlığına yakışmayan gülünç bir duruma düşmüş. Kimselere görünmeden Zelda Teyze'ye gidip giysilerini diktirmesi gerekiyor. Elmer'e ise, karşılarına çıkan hayvanları oyalamak düşüyor. Mizah ile, öykülerle, müzik ve dansla, bazen de gürültü patırtıyla."

Oğlum hayal dünyası çok geniş bir çocuk olduğundan bu yönünü de doğru şekilde kullanmasını sağlamak ve biraz daha geliştirmesini istemem de kitabı alma sebeplerimden biri oldu.

Diğer sebep ise kitabı elime alıp incelediğimde resimlerin renklerin çizimlerin harika ötesi olması.Maalesef çoğu kitapta bu özellikler iyi olmadığından çocuk kitaptan sıkılabiliyor. Ama bu kitapta bu kesinlikle mümkün değil:))

Kitabı 3-6 yaş arasındaki tüm çocuklara tavsiye ediyorum.Çocuklarınız okumayı öğrendiklerinde de severek bu kitabı bir süre daha okumaya devam edebilirler.
elmer

elmer serisi

kitabın içinden bir resim;


elmer ve super fil

elmer ve super fil


Sevgi ve sağlık ile kalın:)
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...